Uzun kış gecelerinde akşam çayının yanında alınan atıştırmalıklar birçok sağlık sorununu da beraberinde getiriyor. 

İçeriğine dikkat edilmeden tüketilen bu ürünler; insülin direnci bozukluğu, kontrolsüz ve hızlı kilo alımı gibi beklenmeyen sonuçlara sebep olmasının yanı sıra uzun vadede kardiyovasküler hastalıklara da davetiye çıkarıyor. Birçok katkı maddesi içeren ürünlerin kullanıldığı atıştırmalıkların yerine, 35 yıllık bal gurmesi Ahmet Bağran Aksoy, sindirim sisteminin yavaşladığı geç saatlerde bal tüketilmesini öneriyor.

Alışkanlık haline gelen ve tatlı ihtiyacını gidermek için içeriğine dikkat edilmeden tercih edilen işlenmiş gıdalar, günümüzün en çok görülen hastalıklarının çıkış noktasını oluşturuyor. Çay tüketiminin yüksek olduğu akşam vakitlerinde tercih edilen bu ürünler, anlık tatlı ihtiyacını karşılarken uzun vadede tat kaçırıyor. Yüksek oranda karbonhidrat ve işlenmiş şeker bulunan kek, bisküvi ve şekerleme ürünleri, en başta insülin direnci bozukluğuna sebep olabiliyor. Uzmanlar özellikle sindirim sisteminin yavaşladığı geç saatlerde, tatlandırıcı ihtiva eden işlenmiş şeker ve karbonhidrat oranı yüksek ürünler yerine; içerdiği vitamin, mineral ve enzimler dolayısı ile bal ve meyve veya ballı yoğurt gibi doğal lezzetleri öneriyor.

Atıştırmalıklar, şeker yerine bal ile daha sağlıklı hazırlanabilir

35 yıllık bal gurmesi Ahmet Bağran Aksoy, işlenmiş gıdalar yerine ham bal tüketilmesinin daha doğru bir tercih olacağına dikkat çekti. Aksoy, “Katkısız ham bal, içerdiği glikoz ve früktoz sayesinde doğal tatlı ihtiyacını karşılayan en önemli yiyecekler arasında bulunuyor. İşlenmiş rafine şeker içermemesi, vitamin, enzim ve protein bakımından zengin olması sebebiyle ham bal, yılın 4 mevsiminde ve günün her saatinde tercih edilebilir.” açıklamasında bulundu.

Aşırıya kaçmadan tüketilen balın kış aylarında tüketiciler için sağlıklı bir tatlı giderme ihtiyacı yöntemi olduğunun altını çizen bal gurmesi Aksoy, “Akşam saatlerinde çay ve kahve ile tüketilen işlenmiş şeker odaklı atıştırmalıklar, tatlı ihtiyacını kısa süreliğine giderse de, gelecek yıllar için büyük tehlike arz eder. Rafine şeker ve tatlandırıcı odaklı tüketim, insülin direncini bozarak şeker hastalığından obeziteye kadar birçok soruna davetiye çıkarır. Akşam saatlerinde tüketilen çay, kahve ve sahlep gibi içecekler bal ile tatlandırılarak şeker ve işlenmiş ürünlerden uzak durulabilir.” şeklinde konuştu.

Kuruyemiş ve yulaf çeşitleriyle atıştırmalıklar zenginleştirilebilir

Bal ile günün her saatinde tüketilebilecek atıştırmalıklar hazırlanabileceğine dikkat çeken Ahmet Bağran Aksoy, “3 beyaz 1 sarı dediğimiz un, yağ, tuz ve şeker yerine tuzu azaltarak, şeker yerine bal ve beyaz un yerine tam buğday unu gibi malzemeler kullanılarak sağlıklı atıştırmalıklar hazırlanabilir. Kararında yemek kaydıyla oluşturulan bu lezzetler; kuruyemiş ve yulaflarla desteklenerek içerik bakımından daha da zenginleştirilebilir. Böylece işlenmiş gıdalar yerine ev yapımı doğal atıştırmalıklarla alternatifler hazırlanabilir. Bunlarla beraber, bir kase yoğurdun üzerine koyacağımız 2 çorba kaşığı ham bal, bizi akşam saatlerinde hem enerjik hem de tok hissettirebilir.” ifadelerini kullandı.